|
This property was reserved by ozgurgenc on 15th Apr 1999
Size Rıza'nın hikayesini anlatıyım
RIZA
Neden hala gelmedi, saatimi şaşırdı bu hıyar. Gerçi hiç saati olmadı ama en azından birine sorar. Cebimde 1 lira desen yok madara olduk meyhaneye. Hay eşek kafam nasılda güvendim bu hergeleye, gelse balığa çıkacaktık. Ne çekersek kızartıp bir büyük rakıyla yutacaktık. Kafamız dem olrken şarkılarla yatıp enteresan hayallere dalacaktık. Bu sandalı gördük geçen hafta çalıntıdan düşürdük. saat 8'de gelecekti bana 5 milyon borç verecekti. Yoksa o nemrut karı kaçtıda peşindenmi gitti. Eğer öyleyse yandık gudubet yine yaptı yapacağını, geçen senede merdivenden itip kırmıştı Rıza'nın bacağını. Kadında boy şu kadar, kalça fırıldak, göz patlak, kafa çatlak. Korkuyorum birgün ya kendini asacak yada horlarken Rıza'yı boğacak. Aşk olsun adama ya, ben olsam vallahide billahide başedemem. Hele 5 tane velet varki boy boy, Allah'tan düşmanıma dilemem. Nasılda iyi çocuktur Rıza efendi. Huyludur herkesin suyuna gider. Bir keresinde hiç unutmam, üç beş zibidi haraca dayandı. Rıza sandalyeyi kaptığı gibi adamları hastaneye kadar kovaladı. Aynı mahallede büyüdük, aynı kızları sevdik, aynı kafadandık. Matematik ağır geliyordu, orta 2'den bıraktık, biz başka havadaydık. Aynı gömleği giyer, aynı sigaraya takılır, aynı takımı tutardık. Fenerin her maçına iddalaşıp millete azmı yemek ısmarlardık. Birtek askerde ayrıldık onla, Bornova düştü ona banada Gelibolu. Döner dönmez evlendiler, en büyük salaklığıda bu oldu. Ben hiç düşünmedim, zaten paeam yoktu, hep tek tabanca gezdim. Benim sevdiğimi annem istemedi, annemin gösterdiğinide ben sevmedim. Neyse bunlar derin mevzu anlaşıldı bu hweif artık gelmeyecek, hafiften yol alayım annem meraüından çatlar şimdi. Ah.. Vurdum kafayı yattım, rüyamda gördüm gülümseyerek geldiğini. Nerden bilirdim yolda kamyon çarpıp, hastaneye kavuşmadancan verdiğini. Vay be Rıza dün boşuna günahını almışım. Vay be Rıza ne oldu sana be kardeşim. Öğlen kahvede söylediler Rıza öldü dediler, ne kolay söylediler. Sanki dev bir taş ocağını kökünden dinamitliyip üzerime devirdiler. Ah dostum ah o koca gövdene o beyaz kefeni nasıl giydirdiler. O zaman tabutun tahtalarını böyle üzerine nasıl çivilediler. Yani sen şimdi gittiğinde bir daha geri dönmeyecekmisim? Bir daha borç vermiyecek, bir daha rakı ısmarlamıyacakmısın. Peki beni kim kızdıracak, kim zar tutacak, kim ağzını şapırtadacak. Ulan beni bu köhne dünyada senin anladığın kadar kim anlıyacak. Ah ulan Rıza oysa ne enteresan hayallerimiz vardı, ne acayip şeyler yapacaktık. Totoyu bulunca dükkan açıcak adınıda Dostlar meyhanesi koyacaktık. Talih yüzümüze gülecek karıyı boşayıp, sıfır mersedes alıcaktık. HAftasonu iki yavruyu kapıp boğazyolunda o biçim fiyaka atacaktık. Ah Ulan Rıza bu mahallenin nesini beğenmedinde öte yere taşındın. Ara sıra gıcıklaşırdın ama inanki benim en kral arkadaşımdın. Peki bu koskoca denizde tek başıma ne halt ederim. Senden ayrılacağımı sanma birkaç güne kalmaz bende gelirim....
|
|